0
Tuesday 15 October 2024 - 10:23

HASAN NASRALLAH’IN ŞEHADETİ VE HAMAS’IN BİR YILI - Türkçe

Story Code : 1166563
HASAN NASRALLAH’IN ŞEHADETİ VE HAMAS’IN BİR YILI - Türkçe
Bismihi Teâlâ.
İsmail Haniye, (1962/1963) Gazze’nin El-Şati mülteci kampında
dünyaya geldi. Fani olan dünyada gözlerini açar açmaz Samiri
Siyonizmin zulmüne şahit olmuştu. O, “Kalu Bela” da Rabbine verdiği
ahd ve misaka bağlı kaldı. Olayların şahidi Haniye, kanı kaynayan
serdengeçti gayretli biriydi. Bu nedenle Siyonistler tarafında 1989’da
tutuklandı ve 1992’de serbest bırakıldı.
1999’dan 2004’e kadar, Hamas genel sekreteri Şeyh Ahmed
Yasin’in özel kalem müdürlüğünü yaptı.
Haniye, HAMAS’ın Genel sekreteri sıfatıyla, İran cumhurbaşkanlık
seçimleri sonrası, Cumhurbaşkanı seçilen Mesud Pezeşkiyan’ın göreve
başlama törenine katılmak üzere Tahran’a geldi ve törene katıldı.
Törenden sonra Tahran’ın kuzeyindeki Devrim Muhafızları’na ait
askeri lojmanında iken, 31 Temmuz 2024’te gecenin ilk saatlerinde
şehit edildi.
Hasan Nasrallah, 31 Ağustos 1960’da Lübnan’ın Burç Hamud
Köyünde dünyaya geldi. Babası Abdülkerim Nasrallah, meyve sebze
satarak geçimini sağlayan bir Ehl-i Beyt muhibbiydi. Hasan Nasrallah,
on çocuğundan dokuzuncusuydu. 27 Eylül 2024’de 64 yaşında iken
Siyonistler tarafında Lübnan’ın başkenti Beyrut Dahiye’de şehid
edildi.
Hasan Nasrallah, 15 yaşında iken Emel Hareketine katıldı. Bir
sene sonra Irak’a giderek Muhammed Bakır Sadr’in derslerine katıldı.
Saddam, iktidarı döneminde (1978), Ruhullah Humeyni, Abbas
Musavi, Nasrallah’ın da içinde bulunduğu çok sayıdaki alimi Irak’tan
sınır dışı etti
Nasrallah, bir müddet İran Kum havzasında okudu. Abbas Musavi
Siyonistler tarafından şehit edildikten sonra, 16 Şubat 1992’de
Hizbullah’ın Genel Sekreteri olarak 32 yıl görevini hakkıyla ifa
ederken, 27 Eylül 2024’de hain münafıkların Siyonistlerle işbirliği
sonucu şehit edildi. Her ikisini ve diğer bütün şehitleri rahmetle
anıyorum. Allah Teâlâ, bizleri şehitlerle ve salihlerle beraber kılsın.
Bir anekdot ile konuyu açmak istiyorum:
Milli Nizam Partisi (26 Ocak 1970) ve Milli Selamet Parti’sinin (11
Ekim 1972) kuruluşunda bulunan dostum Mustafa Yazgan, Milli
Selamet Partisi’nin tüzüğünü tamamlamıştık. Gazeteciler parti
binasında bizi takip ediyorlardı. Saat 02 civarında binanın koridoruna
çıkınca gazeteciler etrafımı sardılar. Benim şu an adını
hatırlayamadığım Milliyet gazetesi muhabiri: “Abi, partinin ismini de
belirlediniz; hayırlı olsun” dedi.
-Ben:
-İsim nedir?
Muhabir:
-Millî Selamet Partisi.
Şoke oldum. Çünkü o ana kadar Milli Selamet Partisinin ismi hiç
geçmemişti. O günün sabahı kuruluş için İçişleri Bakanlığına
başvuruldu ve gazetelerde Milli Selamet Partisi olarak kurulduğunu
öğrendim ve anladım ki, derin devlet ile işbirliği içinde olanlar
aramızda var.
Sordum:
O işbirlikçi kim, biliyor musunuz?
Evet, dedi ve o zatın ismini bana söyledi; o, parti içinde sözü
dinlenen birisiydi ve Erbakan’ın sağ koluydu. Fakat konu o zat
olmadığı için, isimi bende saklı kalsın.
Konu buraya gelmişken, şunu da beyan etmek istiyorum:
Masum kimseler hariç, toplumu yönlendiren liderler iki kısımdır.
Bir lider vardır ki, hedefini, amacını, stratejisini, kadrosunu bilir
ve ne adına hareket ettiğinin de farkındadır.
İkinci lider tipi ise, sözde etrafında güven duyduğu kimselerle
hareket eder. Fakat onların içerisinde düşman ile işbirliği içinde olan
münafıklar vardır. Bu gibi münafıkları tarihin her döneminde görmek
mümkündür. Yakın tarihimizde Hacı Kasım Süleymani, İsmail Haniye,
Hasan Nasrallah, İbrahim Akil, Fuat Şükrü(31 Temmuz 2024), Ebu
Hasan Samir, Wisam Al-Tavil, Taleb Sami, Muhammed Nasser,
İbrahim Kubeysi (24.09.2024), Ali Cemaleddin Cevad, (06. Ağustos
2024),Muhammed Sarur (26.09.2024), Ali Karaki, Ebu Ali Radi, ve
benzerleri bu hain münafık işbirlikçilerinin girişimleri sonucu şehit
olmuşlardır ki, münafıklar, gölgemiz gibi içimizdedirler. Bunları tespit
etmek, ayıklamak çok zor bir olaydır.
Allah rızası için şehadet şerbetini içen liderler, ilk günden itibaren
kefenlerini beline sarmış olarak o anı sabırsızlıkla bekleyen
kimselerdir. Allah Teâlâ, onlar için şöyle beyan ediyor:
Mü’minlerden öyle erkek/adamlar vardır ki Allah ile yaptıkları
ahide sadık kaldılar; böylece onlardan bir kısmı adağını yerine
getirdi, onlardan bir kısmı da (sırasını) beklemektedir. Onlar hiçbir
değiştirme ile (sözlerini) değiştirmediler.(Ahzâb 33: 23)
İran inkılabından sonra şehit olan Murtaza Mutahhari,
Muhammed Hüseyin Beheşti, Ayetullah Dr.Muhammed Cevad
Bahoner, Dr.Mustafa Çamran, Muhammed Ali Recai, Ali Seyyadi
Şirazi, fizik profesörü Muhsin Fahrizade gibi değerli simalar, şehadet
kervanın birer şahitleridir. Bu ve benzerlerinin tamamı, münafıkların
İslam düşmanlarıyla işbirliği sonucu aramızdan ayrılarak Rableri
katında rızıklanıyorlar. Allah Teâlâ, onlar için: Allah yolunda
öldürülenleri sakın ölüler saymayın. Hayır, (onlar,) Rableri katında
diridirler, rızıklandırılırlar. (Âli İmrân 3: 169) Selâm olsun Allah için
şehit düşenlere!
Gazze ve hilal coğrafyası ile halkı Müslüman olan diğer
coğrafyaların bir yıllık muhasebesine gelince:
7 Ekim 2023’de Samiri Siyonizme karşı kıyam edem mazlum
Filistin halkı ve 8 Ekim 2023 tarihinden itibaren soykırımcı Siyonistlere
karşı Gazze halkı yanında safını belirleyen Hizbullah ve diğer fedakâr
halkların Allah indinde imtihanlarını kazandıklarına bütün kalbimle
iman ediyorum. Diliyle bu mazlumların yanında yer alan ve kalbiyle
Siyonistlerden yana olan münafıkların, tamamen suskun ve seyirci
kalanların; fiili olarak zalimlere maddi manevi yardım edenlerin ise,
imtihanı kaybettiklerine ve ilâhî gazaba müstahak olduklarına da
yakinî bir iman ile iman ediyorum.
Filistin:
Zalim emperyalist ve Büyük şeytan ABD’nin Nagazaki ve
Hiroşima’ya atılan bomba 15 bin ton idi. Siyonistler ise, 7 Ekim
2023’den beri Filistin’e 85 bin ton bomba atıldı. 36 çocuk açlıktan
öldü. 20 bin çocuk ise, gıdasızlıktan dolayı hastaneye yatırıldı. 17 bin
çocuk, 11 bin 378 kadın ve 13 bin erkek öldürüldü. Bugün itibariyle
ölenlerin sayısı 42 bini, yaralılar 100 bini aştı. Hala, 10 bin kişinin
cesedine ulaşılmadı(www.trthaber.com/26.09.2024). Korkaklar,
bugüne kadar HAMAS’ın komuta kademesinde hemen hemen hiç
kimseyi öldürmeye cesaret edemedikleri gibi içlerine sızmadılar da.
Siyonistler Gazze’de sağlam bir bina, okul, üniversite, hastane,
kültür varlıkları, kamu binası, cami, kilise sağlam bırakılmadı.
Samiri Siyonistler, Filistin’de kan akıttılar, katliam yaptılar,
gözyaşı sel gibi aktı, defalarca yerlerinden edildile, bazı aileler
tamamen yok ettiler, havanlarını bile hedef aldılar, evlerini talan
ettiler, ırzlarına geçtiler, meydanlarda çırılçıplak edildiler, topluca
mezara gömdüler,11 bin mazlumu zindanlara attılar, dayanılmaz
işkencelere tabi tuttular, tolu olarak kurşunlara hedef oldular;
izzetlerinden başka her şeylerini kaybettiler. Sadece Allah’a tevekkül
ettiler, hamd ve şükür sundular. Liderlerini terk etmediler, zalime
teslim bayrağını çekmediler. Hep haykırdılar, “Bu topraklar elbette
bizimdir ve bizim olacaktır” dediler. Zaman zaman saraylılara
seslendiler. Oysa onlar, kulaklarını tıkadılar, gözleri olup bitenlere
kapattılar ve görmek istemiyorlardı. Çünkü dünyaya tapmış, dünyanın
köleleriydiler.
İran, Filistin, Hizbullah, Yemen ve az da olsa Irak bütün dünya ile
savaş halinde iken, mezhep fobisinden kurtulamayan zavallı izzetsiz
münafıklar ise, “HAMAS’a ihanet ettiler, yalnız bıraktılar”
söylemleriyle, Batı’nın basiretli halkı kadar bile olamadılar ve saraylı
efendileriyle beraber başını kuma soktular.
Zalim Siyonistler, mazlum Filistinlilere gönderilen yardımlara bile
tahammül göstermediler. Gazze’ye gönderilmek üzere yola çıkan
insani yardımlar, İsrail’in engellemesi sebebiyle son kullanma
tarihlerinin geçmesi üzerine Mısır’ın El-Ariş kentinde çöplüğe
döküldü.
Birleşmiş Milletler:
Birleşmiş Milletler, aciz kaldı. Birleşmiş Milletlere ait okullar
hedef oldu, yakıldı, yıkıldı, ilaç, gıda ve diğer insani ihtiyaçların
dağıtılmasında aciz kaldı ve zalim Siyonistleri bir türlü
durduramadılar. Fakat en azında uluslararası bu tür kuruluşların
sadece zorbaların menfaatlerine hizmet eden birer kirli kimlik olduğu
anlaşıldı.
Birleşmiş Milletler üyesi 104 ülke ve Afrika Birliği, katil soykırımcı
İsrail’in BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’i “istenmeyen adam”
ilan etmesini derin endişeyle karşıladıklarını belirterek, Genel
Sekreter’e destek vere.(www.trthaber.com/12.10.2024 05:17)
BM Genel Sekreter Sözcüsü Stephane Dujarric, İsrail ordusunun
dün gece Gazze’de BM’ye ait bir insani yardım aracını vurduğunu
duyurdu.(www.haberturk.com/28 Ağustos 2024)
BM, “İsrail’e yakıt sağlayan ülkeler savaş suçuna ortaktır” dediyse
de zaten onları dinleyen de yoktur.(www.ntv.com.tr/22.08.2024)
Gazze’de 175 gazeteci, BM personeli, sağlık görevlisi öldürüldü.
Fakat en ufak bir müeyyide uygulanmadı. ABD ve AB, zalimlere silah
veriyor; insanlık ölüyor, dünya seyrediyor. Soykırım, bir senedir değil,
yüz senedir devam ediyor.
Siyonist coğrafya da neler oldu?
Hamdolsun, Siyonist efsanesi yıkıldı. Siyonist ordusunda 130
askerin Netanyahu’ya yazdığı mektupta, İsrail’in Gazze saldırılarının
rehinelerin hayatını tehlikeye attığını ve eğer “Hükümet ateşkese
varmazsa hizmet vermeye devam etmeyeceklerini”
bildirdiler.(ww.gazeteduvar.com.tr/09 Ekim Çarşamba 2024. Saat
17:22) Çaresizlik içinde kalan Netanyahu, Lübnan halkından yardım
bekleyerek, “Lübnan’ı Gazze’dekine benzer bir yıkım ve acıyla
sonuçlanacak uzun bir savaştan kurtarmak için, ülkenizi Hizbullah’tan
kurtarın” acizliğini gösterdi.
İsrail ordusu, savaş alanında tam kapasite göreve alan yedek
askerlerin yanı sıra Ultra Ortodoks cemaatine mensup erkekleri
askere çağırarak ordu saflarını güçlendirmeyi amaçlıyordu.
Ultra Ortodoks (Yahudiler) dini gerekçelerle askere gitmeyi
reddediyorlar.(www.ntv.com.tr/06.08.2024)
Bir milyona yakın Siyonist, ülkesini terk etti.
Siyonist teröristleri, uluslararası desteğini kaybetti.
İsrail 7 Ekim saldırılarından bu yana 46 bin işletme ekonomik
gerekçelerle kapandı.(www.sozcu.com.tr/10 Temmuz 2024)
Elhamdulillah, ekonomileri de çöktü.
İsveç’in başkenti Stokholm’de düzenlenen Filistin’e destek
eylemine katılan iklim aktivisti Greta Thunberg, “İnsanların, olanları
ve canlı yayında olan bir soykırımın olduğunu görüp de günlük
hayatlarına nasıl devam edebildiğini ve umurunda olmadığını
anlamıyorum” sözleriyle tepkisini dile getiriyordu. (gazeteoksijen.
Com/21.09.2024)
İtalya’da 81’inci Uluslararası Venedik Film Festivali’nde
“Geleceğin Aslanı” ödülünü alan Yahudi yönetmen Sarah Friedland,
ödülünü; “Bu ödülü, İsrail’in Gazze’deki 336’ncı gününde ve işgalinin
75’nci yılında kabul ediyorum” diyerek ödülünü Gazze’ye adadı ve
Siyonist yönetime meydan okudu. (Haber Türk/09.09.2024)
Kanada’da başarılı yazarlara verilen prestijli Scotiabank Giller
Ödülü aday listesinde bulunan 15 yazar, ödülün sponsorlarının İsrail
silah üreticileri ile bağları dolayısıyla eserlerini yarışmadan çekti.
(www.trthaber.com/11.07.2024,saat:11,32)
İspanya’nın San Sebastian şehrinde düzenlenen film festivalinde
“Donostia” ödülünü alan İspanyol aktör Javier Bardem, törenin
ardından, ‘Netanyahu tüm insanlığa karşı suç işliyor’ diyen ünlü
oyuncu, uluslararası organizasyonların harekete geçmesi gerektiğini
dile getirdi.(m.sabah.com.tr/22.09.2024)
İngiliz komedyen Peter Kay, Londra’daki gösterisinde “Özgür
Gazze” yazılı tişörtle girmek isteyen bir hayranının salona alınmadığını
öğrenince Filistin bayrağı ile bütün salona “Özgür Filistin” sloganları
attıtdı.(www.yenişafak.com/21.08.2024)
Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’da bu yıl 30’uncusu
düzenlenen Saraybosna Film Festivali’nde (SFF), kırmızı halıda
yürüyenlerin bazıları Filistin bayrağı taşıdı.(m.haber
7.com/22.08.2024)
UEFA Uluslararası Ligi’nde oynayan İsrail İtalya maçında
görülmemiş protesto! İsrail marşı okunurken sırtlarını döndürdüler.
(Google News/10.09.2024)
Paris 2024 Olimpiyat Oyunları’nda futbolda oynanan İsrail-
Paraguay karşılaşmasında taraflar, tribünde “Soykırım Olimpiyatları”
pankartı açarak İsrail’i protesto etti. Tribünlerde Filistin bayrakları yer
aldı.(m.haber 7.com/27.07.2024)
İsrail basını, ordunun eski operasyon şefi Tümgeneral Israel Ziv’in
eleştirilerini aktararak, İsrail’in Gazze’de sıkışıp kaldığını; kan
kaybettiğini ve bunu “korkunç bir bataklık” olarak tanımladı. (Derya
Doğan/14.09.2024, 16: 40 haber)
İsrail ordusundaki subaylar, üst düzey yetkililerin açıklamalarına
karşı çıktı ve “Gazze’de zaferin hala uzak olduğunu” açıkladılar. (www.
ntv.com.tr/11.08.2024)
İsrail Havacılık Otoritesi, İsrail’e gelen ve İsrail’den kalkan
uçuşlarını iptal ettiğini duyurdu.(m.haber 7.com/31.07.2024)
Dünya halkları, Samiri Siyonistlerin cinayetlerine öyle tanıklık etti
ki, havsalalarda hiç silinmeyeceğine inanıyorm. Mesela: Batı Şeria’ya
baskın yapan çapulcu ordunun bir askeri, bir Filistin’i şehid ettikten
sonra tekmeleyerek cesedini damdan aşağı attı.(www.bbc.com/20
Eylül 2024)
Siyonistlerin bu kirli savaşında ki propagandaları, sadece yalan
oldu. Elbette kimse Siyonistlerin bu çirkin yalanlarına inanmıyor, eğer
inananlar varsa, onlar da kendileri gibi yalancı olanlardır.
Dünyanın basiretlileri, Siyonistlerin soykırımcı bir terör şebekesi
olduğu, ahlaktan, vicdandan, hukuktan nasibini almadığını, insan
haklarına saygısız, aşağılık bir millet olduğunu gördüler.
Ey basireti açık Hıristiyanlar! Yeminle diyorum ki, eğer vaad
edilen toprakları Filistin’i gasp ettikleri gibi gasp edecek olurlarsa ki,
buna güçleri yetmeyecek, dünüp sizi de esir alacaklardır. Sakın halkı
Müslüman olan büyük coğrafyanın halkı gibi gaflet uykusuna
uyumayın; zalim ırkçı Siyonistlere karşı uyanık olunuz, suskun
kalmayın ve birer seyirci olmayın.
Mitingler:
İsrail’in başkenti Tel Aviv’de 750 bin kişi hükümetine ateşkes
çağrısı için sokağa çıktı.(httpsillyoutu. be/SJMTJH-4-e8?si=spı-
oflcK7YHRARS)
Mitingler karşısında aciz kalan Netanyahu, Anayasa
mahkemesine başvurdu. Mahkeme kararıyla mitingler yasaklandı.
İsrail halkı, Filistinlilere merhamet ettikleri için değil, rehinelerin
kurtarılması için her gün sokaklarda idiler.
7 Ekim 2023’de başlayan Filistin-Siyonist savaşından itibaren
dünyanın muhtelif ülkelerinde, özellikle Amerika ve Avrupa’nın birçok
kentinde, Siyonistlerin Gazze ve Lübnan’a yönelik yıkıcı saldırılarına
karşı ardı arkası kesilmeyen eylemler düzenlendi.(www.ntv.com.tr/
25 Eylül 2024) Eylemler sırasında, polis müdahale ederek insanlara
ters kelepçe vurularak gözetim altına alındılar; işkence gördüler,
öğrencileri okuldan uzaklaştırma tehdidinde bulundular. Ama halk
yılmadı, özellikle gençler tepkilerini sürdürmekte kararlıdırlar. Mesela
en son olarak Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da polis, 7 Ekim
anma törenleri sırasında Filistin destekçileriyle çatıştı.(tr.euronews.
com/09.10.2024) İstanbul ve Ankara’da da aynı sahneler yaşandı.
Mesela kızım, şehid Hasan Nasrallah’ın posterini taşıdığı için
engellendi.
Yemen:
İran destekli, Abdülmelik el-Husi’nin liderliğindeki Yemen’in
izzetli halkı, 19 Ekim 2023’de Gazze Şeridi’nin işgaline son verilmesi
talep ederek Siyonistlere füzeler ve silahlı insansız hava araçları
fırlatmasıyla safını belirledi ve Yunanistan’a ait Panama bayraklı
petrol tankerini vurdu.(www.sözcü. Com.tr/18 Mart 2024) Yine
fırlatılan füzelerle Kızıldeniz’de biri petrol tankeri olmak üzere iki
gemiye isabet ettiğini duyurdu.(anlatilaninotesi.com.tr/18.05.2024)
Ayrıca Kızıldeniz’de vurduğu Yunan bandıralı petrol tankerinin beş
gündür yandığını ve bir milyon varil petrolün denize sızdığını,
(www.bbc.com/28 Ağustos 2024)
ABD Ordusu’na ait MQ-9 Reaper Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA),
hava savunma sistemiyle 30 milyon dolarlık SİHA’sı düşürüldü.
(sanayigazetesi.com.tr/20.05.2024) Yine ABD’ye ait MQ-9 tipi silahlı
insansız hava aracının (SİHA) Saada ilinde düşürüldüğünü ve Aden
Körfezi’nde ise, “Groton” adlı geminin balistik füzeyle hedef aldığını
duyurdu.(www.ntv.com.tr/04.08.2024)
Yemen Silahlı Kuvvetleri’nin askeri sözcüsü Yahya Seri, Tel Aviv
ve Eylat Liman bölgesindeki askeri bölgeyi dört adet insansız hava
aracıyla vurduklarını duyurdu. (gazeteoksijen. Com ve tr.irna.ir/1
Ekim 2024)
Yemen güçleri, Tel Aviv’in Ben Gurion Havalimanı’nı balistik
füzeyle vurduklarını duyurdu.(www.trthaber.com/29.09.2024)
Sözcü, Siyonistler ile uzun soluklu bir savaşa gireceklerini belirtti.
(www.ntv.com.tr/29.09.2024)
Yemen lideri Abdülmelik el-Husi ise, Lübnan’daki gelişmelere
değinerek, “İsrail’in Hizbullah ve Lübnan halkına yönelik saldırılarının
ümmete karşı bir saldırı olduğunu” belirterek, uyanık olmaya ve safını
belirlemeye davet etti.(sputnik 21.09.2024)
ABD ve AB:
İspanya ve benzeri bir-iki devlet dışında AB, ABD demek; ABD ve
AB ise, Samiri Siyonist demektir. Siyonistleri ayakta tutanlar ise,
ABD’deki sermaye patronları olan Karun Yahudiler ve siyasette etkin
olan Evanjelistlerdir. Öyle ki:
İsrail’in, ABD Kongre üyelerinden, Uluslararası Adalet Divanı’nda
(UAD) soykırım davasını düşürmesi için Güney Afrika Cumhuriyeti’ne
baskı yapmaya başladı. (haber 7com/10.09.2024)
ABD ve AB, 7 Ekim 2023 tarihinden itibaren Siyonistlere her türlü
silah, lojistik, istihbarat ve siyasi yardım sağladılar. Mesela: ABD,
İsrail’e Gazze saldırıları için 50 bin tondan fazla askeri teçhizat, 350
milyar dolar verdi (www.trthaber.com./26.08.2024)
İsrail, yakın bir zamanda ABD’den 8,7 milyar dolarlık askeri
yardım paketi alacağını duyurdu. İmzalar atıldı.(www.ntv.com.tr/27.
09.2024)
ABD, Savunma Güvenlik İşbirliği Ajansından yapılan açıklamada,
İsrail hükümetinin talebi üzerine toplam değeri 164,6 milyon dolar
olan ağır hizmet tank römorklarının satışına onay verildi (haber 7
com/13.09.2024)
Siyonist Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD Kongresi’nde utanç
verici konuşmasını yapmak için kürsüye geldiğinde ayakta alkışlandı.
Kongrede 50 dakika konuşurken, 49 kez ayakta alkışlandı ve
konuşmasının sonunda: “Başkan Biden’a gururlu bir Siyonist olduğu
için teşekkür ediyorum” dedi. Netanyahu, Kongredeki bu konuşması
sırasında, Demokrat Partisinin Kongre’deki tek Flistinli Amerikalı üyesi
Rashida Tlaib, ayağa kalkmayarak salonda kişisel bir protestoyla
karşılandı ve açık bir tavırla safını belirledi.(www.milliyet.com.tr/24.
07.2024, 124.com.tr/25.Temmuz 2024)
İsrail basını, Netanyahu’nun BM Genel Kurulundaki
konuşmasından kısa bir süre önce Hasan Nasrallah’a yönelik saldırıya
ABD onay verdiğini yazdı.(ww.gazeteduvar.com.tr/29 Eylül 2024)
Kolombiya:
Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro, İsrail hükümetine
Gazze’deki çatışmayı sona erdirmesi için baskı yapmak amacıyla
İsrail’e kömür ihracatını yasaklayan bir kararname imzaladı.
(gazeteoksijen.com/18.08.2024)
Irak:
Irak güçleri, Eylat Limanı’nı vurdu.(Haber Global/ 25.09.2024,
saat:21,30)
İran, Irak, Suriye, Yemen, Lübnan Hizbullah ve Gazze hilali, İran’ın
inşa ettiği fedakâr bir coğrafya. Şehid vereceğiz, zorluklarla, yıkımlarla
karşılaşacağız, bedel vereceğiz ve verecekler de. Ama sonuçta zafer
onların olacaktır; kaybedenler ABD, AB ve yerli işbirlikçiler olacaktır.
Orta Doğu’da elbette emperyalizmin kolları kırılacak ve sonuçta
Siyonistler Filistin topraklarını terk edeceklerdir. Bu Rüya değil, Ehl-i
Beyt Mektebi’nin fedakâr evlatları kıyamda! İran’ın, Siyonistlere
düzenlenen füze saldırısında ilk kez hipersonik Fettah-1 füzelerinin
kullanıldığını duyurdu. Bu duyurudan haberiniz olmadı mı?
İran, “Devrim Muhafızları Ordusu, ilk kez Fettah hipersonik
füzelerle, Siyonistlerin radar ve Arrow 2-3 füzelerini yönlendiren füze
savunma kalkanını yok etmedi mi?
Rehber Ali Hamaney ve İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan,
“Saldırgan değiliz ancak tehditlere karşı kararlıyız. İran’la çatışmaya
girmeyin” ikazlarını da mı duymadınız? (gazeteoksijen.com/
01.10.2024,www.ntv.com.tr/02.10.2024)
İran, Hizbullah ve Hilal coğrafyası, Siyonistlere karşı uzun bir
savaşın hesabını yapıyorlar. Bu savaş devam edecek ve galibiyet,
sabırlı Müminlerın olacaktır. Çünkü terör devleti yoktu, yok olacaktır.
Lübnan Hizbullahı’nın İsrail’in kuzeyindeki Hayfa kenti ve
çevresine düzenlediği roket saldırıları gece boyunca devam ederken,
gece boyunca 115 roket attı.(www.birgun.net/22.09.2024)
İran İslami Şura Meclisi Başkanı Galibaf, Lübnanlı yetkililerle
görüşmek ve Siyonist rejimin terör suçlarına karşı duran direniş
hareketine ve bu ülke halkına desteğini duyurmak için kendi
kullandığı uçak ile Beyrut’a gitti.(tr.mehrnews/12 Ekim 2024) Bu
önemli ziyaret ile, İran’ın Direniş Cephesiyle beraber olduğunu ifade
ediyor!
Araplar:
Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkeleri yayınladıkları ortak bildiride
İran’ın nükleer programının gelişmesinden endişe duyduklarını
açıkladılar.(www.cumhuriyet.com.tr)
Netanyahu, Arapları uyararak Ültimatom niteliğinki bir
konuşmasında şöyle ikazda bulundu: “Eğer koltuğunuzu korumak
istiyorsanız, dilinizi tutun.” Onlar da bu emre uydukları gibi, Hilal
coğrafyasının dışındaki halkı Müslüman olan coğrafya da bu emre
uymak zorunda kaldılar.
Öyle ki, Suudi Arabistan polisi, Mekke’de İsmail Haniye’nin
anısına pankart açan Iraklı Profesör Bilal Davud El-Sebawi’yi gözaltına
aldı.(www.odatv.com/05.Ağustos 2024)
Azerbaycan:
Azerbaycan resmi haber ajansı APA, haberi okuyucularına, “İsrail
ve Azerbaycan arasında savunma sanayi alanındaki işbirliği
genişlemeye devam ediyor.”(www.cumhuriyet.com.tr/27.09.2024)
Azerbaycan, Siyonistlerle her konuda işbirliğine devam ediyor.
Azerbaycan, adeta ikinci İsrail konumunda.
Türkiye:
İsrail basını: Savunma Kuvvetleri üslerinin elektriğini Türk santral
sağlıyor.(ww.gazeteduvar.com.tr/09.Ağustos 2024)
Ticaret Bakanlığı’nın İsrail’e ihracatı yasaklamasına karşın İsrail
İstatistik Enstitüsü’nün resmi dış ticaret istatistiklerine göre
Türkiye’den 2024 Haziran ayında yaklaşık 60, 2024 Temmuz ayında
ise yaklaşık 70 milyon dolarlık ithalat yapıldı.(www.sozcu.com.tr/20
Eylül 2024)
Filistin ticaretini Hayfa limanı üzerinde yapıyor. Ancak Filistin’e
ticaretteki orantısız artış, resmi olarak yasakladığı açıklanan İsrail’e
ticaretin sürdüğü şüphelerini güçlendiriyor.
Türkiye İhracatçılar Meclisi(TİM)raporuna da yansıyan verilere
göre, İsrail’in en büyük çelik ihracatçısı olan Türkiye, geçtiğimiz yılın
temmuz ayında Filistin’e sadece 27 bin dolarlık çelik ihracatı
gerçekleştirmişti. Ancak bu ihracat tutarı geçen ayda 14.3 milyon
dolara tırmandı.(www.evrensel.net/28 Ağustos 2024) Öyle anlaşılıyor
ki, Türkiye çeliğini hala Siyonistlere satıyor. Aşağıdaki haber de bunu
teyit ediyor.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın damadının İsrail boykotunu
deldiği ortaya çıktı. Erbaş’ın damadı Berat Şirinat’ın, boykot
listesindeki akaryakıt markası ve madeni yağ markasının
distribütörlüğünü yaptığı öğrenildi.(sozcu.com.tr/08 Ekim 2024)
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nın siyaseti, tıpkı
Muaviye’nin siyasetine benziyor. Diliyle Filistin’in yanında, fakat kalbi,
İsrail ve Batılı dostlarla beraber. Halkın çoğunluğu da aynı. “Tencere
yuvarlanmış kapağını bulmuş.”
Azerbaycan-Ermenistan savaşında, Türkiye silah dahil her türlü
yardımı ırkdaşlarına sağlayarak savaş, Azerbaycan lehine sonuçlandı.
Niçin bu imkânı Filistinli kardeşleriniz için seferber etmiyorsunuz?
İsrail ile olan ticaretinize neden son verilmiyor ve dolaylı yollarda
ticaretinize devam ediyorsunuz? ABD, İngiltere, Almanya, Fransa ve
diğer AB ülkeleri Siyonistlere her türlü silah, mali yardım, istihbarat ve
diğer konularda yardımcı oluyor ve soykırım suçuna ortak olurlarken,
Türkiye Cumhuriyeti hükümeti neden ABD’nin üstlerini kapatmıyor,
elçisini Tel Aviv’den çekmiyor? Eğer Filistin’e insani yardım yeterli ise,
ABD’de insani yardımı yapıyordu.
Ey basireti kapalı insanlar ve ey işbirlikçi saraylılara teslim olan
kitleler, eğer Azerbaycan, Suudi Arabistan, BAE, Katar, Kuveyt,
Bahreyn, Umman, Ürdün, Mısır ve Hilal coğrafyasının dışında halkı
Müslüman olan ülkeler, Siyonistlere, ABD ve AB’ye petrolünü, gazını
ve diğer emtiaları bir ay gibi kısa bir zaman diliminde ticaretlerini
durdurmuş olsalardı, şeytani bütün güçleri dize getirebilirlerdi.
Emperyalizme destek verenler, yarın zillet içinde âlemlerin Rabbinin
huzuruna çıkacaksınız, ancak pişmanlık fayda vermeyecektir!
Elbette şehitlerin aramızdan ayrılmasına üzülüyoruz, fakat
zalimler bilsinler ki, İran, Irak, Yemen, Lübnan ve Hamas şehit
vermekle dirilirler. Hizbullah’ın 100 bin kişilik orduya sahip olduğunu
söyleyen ve Siyonistlerin yalan propagandaları üzerinde fikir yürüten
sözde aydınlar(!) bilsinler ki, onların yerini dolduracak onlarca lider ve
komutan vardır.
İran ve Direniş Cephesi, dünyanın dört bir tarafında uyanan
basireti açık insanlarla sıkı bir işbirliği içine girmeli ve dünyada
adaletin tesisi için, dünya mazlumlarıyla diyaloga geçilmeli; ayrıca
İran’ın nerede, ne gibi bir hata yaptığının 45 yıllık muhasebesini
yapmalıdır.
Her saraylı ve saray adayı, şüphesiz ya bir mahfile bağlı ya da
mahfille işbirliği halindedir. Mesela Kamala Harris, ABD başkan
yardımcısı ve başkanlığa aday bir hanım. Bu hanım, Siyonistlere şirin
görünmek için Yahudilerin ileri gelenleriyle yaptığı bir toplantıda:
“İran tehlikeli ve istikrar bozucu bir ülke. İran’ın nükleer silahına asla
izin vermem.” diyor. Ey hanım! Öncelikle hür ol, esaretten kurtul.
Silahlarınıza ve işbirlikçi saraylılara güven duyma! İran’ın basiretli
kadrosu, sadece Allah’a, O’nun Rasûlü’ne ve Rasûlullah’ın Ehl-i
Beyt’ine gönülden itaat eden sadık ve hür kimselerdir!
Ahmed MUHTÂR
12 Ekim 2024/ANKARA
Source : İslamtimes
Comment